Anasayfa / Köşe Yazısı / COVID-19 SÜRECİ SANAT ORTAMINI NASIL ETKİLEDİ?

Köşe Yazısı

  • 175

COVID-19 SÜRECİ SANAT ORTAMINI NASIL ETKİLEDİ?

image

COVID-19 sanat endüstrisini online satışa yöneltti, galerileri fiziksel alanlardan ziyade dijital sergileme alanlarına, sanat fuarları ve müzayede evlerine ya da dijital ve karma etkinliklere yöneltti.

 

GEÇEN MART AYI ITIBARI ILE Türkiye’nin dünya ile eş zamanlı olarak içe kapandığı pandemi süreci, sanat açısından diğer sektörlerin aksine yukarı doğru hareketlenen bir grafik çizdi. Bu yükseliş hem sanatın görünürlüğüne hem de pazar hareketlenmesine işaret etti. Bu dönemin sanat dünyasındaki en büyük atağı ise yeni teknolojik araçların kullanımının artması/yaygınlaşması oldu. Böylelikle teknolojinin sanat dünyasındaki önemi de kavranmış oldu.

İçe kapanma ile birlikte müzelerin ve galerilerin 3D sanal turları, çevrimiçi satışlar, online müzayedeler ve instagram canlı yayınları belki de hiç olmadığı kadar ilgi gördü ve genel satışlarda bugüne kadar yüzde 7’lik pay alan online işlemler bugün hatırı sayılır bir orana ulaştı. Pandemi öncesi internet satışları genel sanat piyasasının oldukça küçük bir bölümünü kapsıyordu: Hiscox raporuna göre 2019 yılında, online işlemler 64,1 milyar dolarlık sanat piyasasının yüzde 7’sine karşılık gelirken COVID-19 sanat endüstrisini online satışa yöneltti, galerileri fiziksel alanlardan ziyade dijital sergileme alanlarına (viewing room), sanat fuarları ve müzayede evlerini ya bütünüyle dijital ya da karma etkinliklere yöneltti. Sadece siber sigorta yetmiyor güvenlik için, aynı zamanda iyi bir siber güvenlik sistemi, satıcının olası bir güvenlik açığına karşı kendini korumak için olması gereken ikinci önemli kalkanıdır. Bu, sistem ihlallerine karşı, güvenlik duvarları (firewalls) ve yedekleme sunucularına (backup servers) sahip bir yazılıma sahip olmak demektir.

Ancak, elbette bu da yeterli değil, çünkü konuyla ilgili gösterilen her türlü titizliğe rağmen sistemler yine de ifşa oluyor, hackleniyor. Koleksiyonerler, her türlü çevrimiçi potansiyel satıcıya karşı dikkatli olmalılar. Siber sigortanızın neyi kapsadığına da iyi bakmanız gerekiyor. (Kayıpları karşılıyor mu, envanterinizi kapsıyor mu?) New York eyaleti yakın zamanda (S.H.I.E.L.D) (Gizli savunma, güvenlik ve haber alma örgütü) yani kalkan isimli bir yasa geçirdi.

Buna rağmen, siber güvenlik alanı henüz çok yeni, adeta bir kedi fare oyunu gibi, suçlular kendilerini geliştirdikçe sanat simsarları ve koleksiyonerler yeni çözüm arayışlarına giriyor. Koleksiyonerler kendileri adına yapılan olası çevrimiçi sahtekarlıklardan yükümlü olmadıklarını birçok yolla kanıtlayabilirler. Nasıl mı? Yetkililer; siber güvenlik söz konusu olduğunda, saldırıları önleyen güvenlik olup olmadığını onaylayın; ikinci veya üçüncü taraf, sistemlerine yönelik ihlallere karşı yazılım sağlıyor mu? Web sitelerinde onaylanmış sertifikalar var mı? Sadece satın alımlar için ayrı bir banka havalesi hesabına sahipler mi? bakmanız gereken önemli detaylar diyor…

Ve ekliyorlar: Bilgisayarınızda güvenlik duvarları olduğundan emin olun ve linkleri açmadan önce geldiği URL’ye bakarak doğrulayın. Şüphe duyduğunuzda asla tıklamayın. Geçen ocak ayında çıkan Hollanda’daki Stop Hacks and Improve Electronic Data Security, hacki durdur, elektronik bilgi güvenliğini geliştir anlamındaki bu aksiyon planı, tüm çalışanların bilgisayarlarında, sosyal ağlarında ve satıcı hesaplarında olası güvenlik ihlallerine karşı bir tedbir planını zorunlu kılıyor.

Rijksmuseum Twenthe Müzesi ve New York ve Londra merkezli Dickinson Galeri arasındaki yazışmalar hacklendi ve sahtekârlar Dickinson Galeri gibi davranarak müzeyi sanatçı John Constable’ın resmi için sahte bir hesaba 2,4 M £ pound aktarmaya ikna etti. Müze yetkililerine göre onlar çevrimiçi güvenlik sistemleriyle ilgili her türlü tedbiri almışlardı, hiçbir güvenlik açığı yoktu, dolayısıyla kayıplarından Dickinson Galeri sorumluydu. Ancak Dickinson’un avukatı müzenin para aktarımını yapmadan önce hesabı tekrar kontrol etmesi gerektiğini savunarak karşı savunma yaptı.

Mahkeme savunmayı yetersiz buldu ve müzenin kayıpları için Constable resmi Dickinson hiçbir ödeme almamasına rağmen müzede sergileniyor. Bu olay, siber güvenliğin gerekliliğini göstermek için son dönemde yaşanmış çok önemli bir olay. Özellikle pandemiyle birlikte çevrimiçi satışların arttığı günümüzde çok görülen bir sahtekarlık, bir başkasının yerine geçen bir kişinin paranın yanlış bankaya aktarıldığını söylemesi durumu.

Rijkmuseum’un yaşadığı durum aslında her sektörde sıklıkla yaşanıyor. En basit çözüm, ödeme yapmadan önce, eğer ilk defa ödeme yaptığınız bir yerse arayıp paranın nereye gittiğini kontrol etmeniz. Güvenlik önlemleri ne kadar işe yarasa da henüz faydaları sınırlı, suçlular her geçen gün daha sofistike hale geliyorlar. Ancak vakalar arttıkça sigorta şirketleri poliçelerini de değişen şartlara göre güncelliyor ve sigortacılar siber güvenlik poliçelerini sistemlerine ekliyor. Online alışverişlerde bakılması gereken iki önemli şey orijinallik sertifikası ve kondisyonu (raporları). Günün sonunda benim fikrim yüksek bütçeli işler için fiziki mekanların sanatta hiçbir zaman önemini yitirmeyecek oluşu. Sosyalleşme motivasyonu üzerine kurulu sanat dünyası umarım en kısa zamanda gerçek/real etkileşime gireceği ortamlarına kavuşacak.